Li‐Fi yeni nesil bir kablosuz bağlantı türevi. Farkı ise, gözle görünür bir ışık ile bilgiyi aygıtlara ulaştırıyor oluşu. Labrotuvar ortamında çalışmalarını sürdüren bilim insanlarının Li‐Fi kullanarak yakaladıkları en yüksek hız saniyede 224 gigabit olmuştu. Yakın zamanda internet'e erişim şeklimizi değiştirecek gibi görünen Li‐Fi teknolojisi nihayet labrotuvar dışında da test edildi ve sonuçları açıklandı. Estonya'da yapılan bu testler esnasında saniyede 1 GB dosya indirmeyi başarmış olmalarıyla birlikte bu hız ortalama bir Wi‐Fi hızının 100 katı kadar daha yüksek.

ASLINDA ESKİ TEKNOLOJİ

Li‐Fi'nin mucidi, İskoçya/Edinburgh Üniversitesi'nden Herald Haas'ın yeni teknolojiyi ilk tanıtım sunumunda saniyede 224 gigabit hızıyla internetten 18 filmi aynı anda indirmiş ve saniyede 1.5 GB hız elde etmişti.

Li‐Fİ teknolojisi aslında son derece eski bir iletişim şeklinin ileri seviyesini kullanıyor. Adeta mors alfabesi gibi, aydınlattığı alana bilgiyi çok hızlı bir şekilde yanıp sönerek yayıyor. Bundan sonrası internete bağlanmak istediğiniz aygıta kalıyor ve ışığın yanıp sönmesini takip ederek bilgiyi elde edebiliyor. Elbette ışığın yanıp sönme eylemi çok hızlı gerçekleştiği için insan gözü bu durumu algılayamıyor ve ışık düzenli olarak yanık halde görünüyor. Bilgi bu sayede ışık hızı ile taşınmış oluyor.

Bu yeni teknolojinin güvenlik açısından artısı ise bir diğer tercih unsuru olabilir. Işık duvarı aşamadığı için iletişim ağınız sadece aydınlatma aparatının yakınındaki aygıtla kısıtlı kalıyor ve Wi‐Fi bağlantınıza sızıp internet iletişiminizi takip etmek isteyenler için doğal bir koruma kalkanı oluşturuyor.

2011'de TED konuşması esnasında yeni teknolojiyi tanıyan Haas, yakın gelecekte dünya üzerinde 14 milyar adet Li‐Fi ampulü bulunacağını tahmin ettiklerini dile getirmişti