DOMUZ GRİBİ H1N1

Domuzlarda hastalığa yol açan bir mikrorganizma olan influenza tip A virüsünün insanlarda oluşturduğu solunum yolu hastalığıdır.

Virüs daha önce insanlarda hastalığa yol açmamakta, sadece domuzlarda görülmekteydi ancak mikrorganizmadaki değişime bağlı olarak ortaya yeni bir formu (influenza tip A H1N1) çıkmıştır. İlk kez 2009 yılında saptanan domuz gribi H1N1 şu anda ülkemizde en sık görülen grip virüsüdür.

Solunum yolu ile özellikle yakın temas, öksürmek ve hapşırmak suretiyle insandan insana bulaşabilmektedir. Enfekte kişilerin virüs taşıyan solunum salgılarının damlacık yoluyla virüse duyarlı kişiye geçmesi ile hastalık olur.

Kuluçka süresi: 1-3 gündür.

Klinik Belirtiler: Akut solunum yolu hastalığı oluşturur. Klinik olarak diğer akut solunum yolu enfeksiyonu yapan etkenlerden ayırt edilemez.

Ani başlayan ateş, kuru öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanması ya da akması, baş ağrısı, gözlerde sulanma, kas ağrısı ve halsizlik bulguları olabilir. Yaklaşık olarak 1-2 haftalık bir sürede tamamen iyileşme olur ancak bazı vakalarda hiçbir belirti görülmezken bazıları ölümle sonuçlanabilmektedir.

Tanı: İnfluenzanın kesin tanısı, hastalığın ilk üç günü içinde ateşli dönemde alınan boğaz-burun çalkantısı ya da sürüntüsünden virüs izolasyonu ile olur. Hemaglutinasyon inhibisyon testi, PCR ya da ELISA teknikleriyle burun akıntılarında viral antijenlerin saptanması ve kültür, influenzada virüs tipinin belirlenmesi için gereklidir.

Şu anda ülkemizde, 2009 yılında ilk olarak saptanan domuz gribi (H1N1) virüsü en sık görülen grip virüsüdür. Hasta kişiler ile yakın temastan kaçınmalıdır.

- Grip benzeri bir hastalık geçirildiğinde evde istirahat edilmelidir.

- Hastayken hastalığı bulaştırmamak için mümkün olduğunca diğer insanlarla temas sınırlandırılmalıdır.

- Aksırma ve öksürme esnasında burun ve ağız kağıt mendille kapatılmalı ve kullanılan kağıt mendil çöp kutusuna atılmalıdır.

- Sabun ve su ile eller sık sık yıkanmalıdır.

- Bulaşma yollarından olan ağız, burun ve gözlere kirli ellerle temas etmekten kaçınmalıdır.

- Yüzeyler sık sık temizlenmelidir.

Hastalıktan korunma: Bağışıklama ya da ilaçla olabilir.

1. Bağışıklama: İnfluenzaya karşı inaktive virüs aşısı geliştirilmiştir. Aşı hastalığın ağır geçmesini ve komplikasyonlarını önler. Aşı bir sezon önce dolaşan virüsler temel alınarak hazırlanır. Aşının etkinliği virüsün antijenik yapısını hızlı değiştirmesi nedeniyle ancak %70-90 düzeyindedir.

Aşı yapılması gereken grup: Aşı etkinliğinin görece düşük olması ve komplikasyonların özellikle belli gruplarda sık görülmesi nedeniyle influenza bağışıklamasında öncelikli gruplar tanımlanmıştır:

1. 65 yaşın üzerindekiler,

2. Yaşlı bakım evinde kalanlar,

3. Astımlı çocuklar, kronik kardiopulmoner hastalığı olanlar,

4. Diyabet, renal bozukluk ya da immun yetmezliği olanlar,

5. Uzun süreli aspirin tedavisi alanlar (Reye Sendromu olasılığı),

6. İnfluenza sezonunda gebeliğinin ikinci ya da üçüncü trimesterinde olacak kadınlar,

7. Grip virüsünü riskli gruplara taşıyabilecek kişiler: sağlık çalışanları, yaşlı bakım evlerinde çalışanlar, ev ziyareti yapanlar, grip açısından riskli kişinin ev halkı,

8. HIV ile enfekte kişiler yer almaktadır.

Bu öncelikli grupta olmayan ancak aşılanmak isteyenlere de aşı yapılabilir.

İlaçla Koruma Uygulanacak kişiler:

1. Aşılanmamış ancak hastalığı çok ağır geçirebileceği düşünülenlere,

2. Riskli gruba bakım verenlere,

3. İmmün yetmezliği olanlara,

4. Aşıya alerjisi olanlara,

5. Salgın kuşkusu olduğunda toplu yaşanan yerlerde yaşayanlara uygulanır.

Amantadin ve rimantadin influenza A’nın tedavisi ve proflaksisinde uzun yıllardır kullanılan antiviral ilaçlardır. Zanamivir ve oseltamivir son yıllarda kullanıma sunulmuş influenza A ve B’ye karşı etkili ilaçlardır. 36-48 saat içinde başlandığında semptom süresini kısalttıkları ve komplikasyonları azalttıkları saptanmıştır.

2015-2016 grip sezonu için hazırlanan aşının içinde 2 adet influenza A (H1N1 ve H3N2) ve 1 adet influenza B virüsü bulunmaktadır.